Web 2.0 teknolojileri ile birlikte çift yönlü bir hal alan ziyaretçi – site ilişkileri, pazarlamanında bu mecraya dahil olmasıyla marka (işletme) – tüketici ilişkilerine doğru evrim geçirmiştir. Sürecin bu denli değişmesi, doğal olarak markaların ve işletmelerin internet üzerinden pazarlama faaliyetlerini yürütmek istemesiyle sonuçlanmış ve dijital pazarlama stratejileri bu aşamadan sonra, internet üzerindeki farklı mecralar üzerinden sürdürülmeye başlanmıştır. İlk olarak kurumsal web siteleriyle pazarlama faaliyetlerine girişen markalar, zamanla ziyaretçi kitlesinin daha fazla olduğu sitelere doğru yönelmek suretiyle; görsel yada yazılı içerikler aracılığıyla daha büyük grupları etkileme girişimine başladı. Sonuç olarak, kurumsal siteler, bloglar, sosyal ağlar, forumlar, wiki siteleri, medya paylaşım siteleri, sunumlar, podcastlar derken çevrimiçi oyunlarda bile içerik pazarlama örneklerini görür olduk. Günümüzde içerik pazarlamasını internet üzerindeki hemen hemen her platformda kullanan küçüklü büyüklü marka ve işletmeden söz edebilmemiz mümkün.
Ziyaretçi kimlikleriyle, dikkatlerini çeken başlıklara ilgi gösteren internet kullanıcıları, içeriklerin durumlarına göre kişisel eleştirileri doğrultusunda ilgili içeriğe farklı yorumlar yapabilmektedir. Web 2.0 ile birlikte başlayan karşılıklı iletişim, tüketici – marka arasında doğrudan bağ kurulmasıyla sonuçlanarak tüketiciyi dijital pazarlama sürecinde daha fazla söz sahibi yapmakta ve bu süreçte tercih edilen stratejilerin tüketici odaklı şekillendirilmesiyle sonuçlanmaktadır. Zaten içerik pazarlamanın odağında da tüketici yok mudur? Hal böyle olunca içerik üretenler, şayet sürece dahil ettikleri ürün ya da hizmetlerinden memnun kalan bir müşteri kitlesi yaratabiliyorsa, o zaman başarılı içeriklerine pozitif müşteri yorumları alabilmektedir. Ağızdan ağıza (WOM) pazarlama yoluyla paylaşılan içerikler ve bu içeriklerle ilintili yorumlar, internet üzerindeki sosyal medya kanalları üzerinden dağılmakta, dolayısıyla yorumların giderek artmasına ve daha geniş tüketici kitlelerine ulaşmasını sağlamaktadır.
Tüketici kimlikleriyle internet ziyaretçilerini, potansiyel müşterilere çevirmek, onları hareketlendirmek ve ürün yada hizmeti satın almalarını sağlamak amacıyla oluşturulan içeriklerin, yapılan araştırmalara göre yorumlarında etkisiyle etki oranları değişiklik göstermektedir. Gününüzde içerik pazarlamasının sıklıkla tercih edilmesi, bu içeriklerdeki inandırıcılık yönünün ön plana çıkma kaygısı güdülmesine neden olmuştur. Bu durumun en büyük haklılık payını şu örnekle açıklayabiliriz.
İlk defa gittiğiniz bir toplantıda, birisi sizi diğer katılımcılara pozitif yorumlar ilave ederek tanıtıyor. Sizi gıyaben tanıyan fakat hakkınızda detaylı bilgisi olmayan katılımcılar, kendi içlerinden birisinin olumlu yorumlarından etkilenerek sizin imajınızı olumlu bir biçimde zihninde canlandırabilir. Bu durum sizin o ortamda daha az çaba harcayarak daha büyük etki yaratmanızı sağlayacaktır.
Markalar içinde durum bu örnekten farksızdır. Ne kadar çok destekçiniz olursa, içeriğiniz ve pazarlama faaliyetiniz o denli başarılı olur. Yorum pazarlama stratejilerini başarıyla kullanan markalardan söz edebiliriz. Bu markalar, içeriğe konu olan ürün ya da hizmeti kullanan ve olumlu olarak geri dönüş yapan müşteri grubunun yorumlarını bloglarında, kurumsal sitelerinde yayınlayarak, pozitif bir işletme ve marka imajı oluşturabilmektedir. Farkettiyseniz çoğu alışveriş sitesinde, ürünler için ayrılmış değerlendirme ve yorum bölümlerinin olduğunu hatırlayacaksınız. Kendinizi o ürünü araştıran bir tüketici yerine koyduğunuzda, ürüne ait pozitif yorum ve değerlendirmeleri ne kadar fazlaysa, satın alma isteğiniz de o kadar fazlalaşacaktır. Daha doğrusu referans gruplarının görüş ve düşünceleri sizin, satın alma kararı vermenizde etkili olacaktır.
Booking.com sitesini hepiniz bilirsiniz, belkide bir çoğunuz bu siteyi kullanmışsınızdır. Bütçenize yada kriterlerinize uygun seçenekleri sınıflandırırken, nihayetinde birkaç seçeneğe kadar düşeriz. Bu seçenekleri neye göre tercih ettiğimiz sorusuna geldiğimizde bizi etkileyen en önemli unsurun yorum ve değerlendirmeler olduğunu belirtmek yanlış olmaz. Amazon.com, hepsiburada.com gibi alışveriş sitelerindeki yorum bölümlerinin amacı da budur aslında. Elbette ki yorum pazarlaması stratejilerini yalnızca alışveriş siteleriyle kısıtlamamız doğru değildir. İçeriğin olduğu her türlü mecrada yorum pazarlama stratejilerini kullanabilmek mümkündür.Genel olarak özetleyecek olursak içerik pazarlamayı pozitif yorumlarla destekleyebilen markalar ve işletmeler, dijital pazarlama sahnesinde her zaman başrol oynayacaktır.
Bir önceki yazımız olan Facebook'un Beklenen Reklam Atağı başlıklı makalemizde facebook pazarlama, facebook reklam ağı ve facebook reklam atağı hakkında bilgiler verilmektedir.
Yorum pazarlama ile referans yaratma ve tüketiciyi etkileme… Çok beğendim. Elinize sağlık
Bir içerik yorum alıyorsa iyi yada kötü bu o sitenin kalitesini gösterir.